Azerbaycan Ekonomisi

Ülke para biriminin adı “manat” dünya piyasası göz önünde bulundurulduğunda Türk parasından daha değerli olan bir paradır. Buna rağmen Azerbaycan ekonomisi Türk ekonomisi ile aynı düzeyde seyretmektedir. İnsanlarının alım gücü göz önünde bulundurulduğunda konaklama, yeme- içme gibi masrafların genel düzeyi ülkemizdeki rakamlarla birbirine çok yakın seyretmektedir. Ülke içerisinde gıda sektörüne fazlaca bir yatırımın bulunmaması bunu temel sebepleri arasındadır.

Alım Gücü Olarak Türkiye İle Aynı Denklikte

Azerbaycan ekonomik anlamda bakıldığında para birimi olarak ülkemizden daha güçlü bir paraya sahip gözükse de, alım gücü olarak aynı denkliğe sahip olduğu için burada yaşamayı tercih eden kişiler ülkemizdeki masraflarla aynı masraflara sahip olmaktadırlar. Son yıllarda çok sayıda üniversite öğrencisi daha kaliteli bir üniversite eğitimini ülkemizdeki aynı eğitim harcamalarıyla alabilmek için bu ülkeyi tercih etmektedirler. Fiziki olarak incelendiğinde küçük bir yapısı olan Azerbaycan, önemli iş adamlarıyla birlikte ülke ekonomisini büyütmeye çalışmaktadır. Ülkede girişimcilere verilen destek diğer ülkelere örnek olması gereken düzeydedir. Bu ülkede yaşayan bazı önde gelen girişimciler zaman zaman bizim ülkemize de yatırımlarda bulunmaktadır. Ülkenin coğrafi yapısından ötürü tarım yapmaya uygun bir yapısı olsa da bu durum Azerbaycan ekonomisinde hak ettiği yeri bulamamıştır. İnsanlar daha çok ithal edilen ürünleri kullanmakta ve yeme içme ihtiyaçlarını dışarından gelen bu ürünlerle karşılamaktadırlar. Başarılı bir ekonomiye sahip olması Azerbaycan’ın dışarıdan getirdiği bu ürünlerin fiyatlarının çok yüksek karşılanmamasının temel sebebidir.

Azerbaycan, Hazar Denizi’nde bulunan eski bir Sovyet Cumhuriyetidir. Adı Arapça’da ‘lütuf diyarı’ anlamına gelir. Konuşmasının çoğu bu dilde olduğu için Ouzbékistan olarak da bilinir. Ülke ekonomisi büyük ölçüde petrol ve doğal gaz satışına bağlıdır. Ancak istikrarsız ekonomilerine rağmen önemli ekonomik ilerlemeler kaydettiler.

Azerbaycan, doğal kaynakları sayesinde istikrarlı bir ekonomiye sahip. Ülke, dünyanın en büyük ikinci doğal gaz rezervine sahiptir. Petrol yatakları da önemli ve dünyanın petrol arzının onda birini içeriyor. Bu, hükümetin mal satın almasına ve borcunu ucuza ödemesine izin verir. Aynı zamanda, çevreye zarar verir ve dünya çapında fiyatları yükseltir. Bu petrolü satın almaya gücü yeten ülkelere satıyorlar ve verdikleri zararı tazmin ediyorlar.

Hükümet işlerini ve işlerini sürdürmek için ekonomisiyle ilgili olumsuz basını küçümsüyor. Ucuz işgücü ve doğal kaynaklar gibi olumlu yönlerine odaklanmayı tercih ederler. Uluslararası konferans ve etkinliklere ev sahipliği yapmaktan çok fazla gelir elde ettikleri için Azerbaycan’da turizmi de teşvik ediyorlar. Bu, ekonomik koşulları üzerindeki olası utançları en aza indirirken uluslararası mal satmalarına olanak tanır.

Hükümet, petrol ekonomisinin eksikliklerini gidermek için yabancı yatırımı kullanıyor. Yabancı şirketleri, doğal kaynaklarından yararlanabilmeleri için Azerbaycan’da dükkan açmaya teşvik ediyor. Bunu, her ikisi de yabancı yatırımı çeken genel işletme maliyetlerini düşürerek ve işçiler için ücretleri artırarak yaparlar. Ayrıca, yabancı şirketlerin Azerbaycan’da daha kolay para kazanmasını sağlamak için vergileri düşürüyorlar. Bunu yapmak, hükümetin işletmelerin başarısız olduğu alanları kapsamasına ve buna göre daha fazla işçi çalıştırmasına olanak tanır.

Birçok olumsuz yönü olmasına rağmen, Azerbaycan’ın petrol ekonomisi zaman içinde ekonomik olarak büyümelerine yardımcı oldu. Şu anda dünyanın en büyük petrol dışı sektörlerinden birine ev sahipliği yapıyorlar. Ayrıca, geçmişteki komünist bağlarına rağmen kıskanılacak, istikrarlı bir ekonomik iklime sahipler. Herhangi bir şey olursa, genel ekonomik büyüme oranlarını destekleyen imalat, turizm ve diğer endüstrilerle birlikte petrol sonrası bir ekonomiye geçmeye hazırlar.